Pıhtı Atması Sonrasında Oluşan Konuşma Bozukluğu

Beyne pıhtı atması, beyne giden kan akışını engelleyerek, beyin dokularında hasara yol açar. Eğer pıhtı, konuşma ve dil becerilerini kontrol eden bölgeleri etkilerse, konuşma bozuklukları ortaya çıkabilir. En sık rastlanan durum afazi olup, bu sorun kişinin konuşma, anlama, okuma ve yazma yetilerini bozabilir. Kişi kelimeleri doğru seçemez, yanlış cümleler kurar ya da konuşma akışını kaybeder.

İnme ve felç sonrası konuşma bozukluğu için tedavi, dil ve konuşma terapisi büyük önem taşır. Bu terapi, beynin diğer bölgelerini kullanarak konuşma yetilerini yeniden kazanmaya ve kişinin iletişim becerilerini iyileştirmeye odaklanır. 

İnme Sonrası Konuşma Bozukluğu Neden Olur?

Pıhtı atması (emboli) veya tıkanma, beyne giden kan akışını engellediğinde, beynin oksijen ve besin ihtiyaçları karşılanamaz. Bu durum, genellikle inme (stroke) ile sonuçlanır ve beynin dil becerilerinden sorumlu bölgelerinde hasara yol açabilir ve inme sonucunda afazi adı verilen bir konuşma bozukluğu ortaya çıkabilir. Afazi, kişinin konuşma üretme, anlama, okuma veya yazma becerilerini etkileyen bir dil bozukluğudur.

Ayrıca, beyin kanaması, dil merkezlerine zarar verip afaziye neden olabilir. Damar yırtılmasıyla beyinde biriken kan, beyin dokusuna baskı yapar ve bu baskı, dil ve konuşma yetilerinin kaybına yol açar.

İlginizi Çekebilir: Beyin Kanaması Neden Olur? Belirtileri ve Tedavisi 

Konuşma Bozukluğu (Afazi) Türleri Nelerdir?

The X-ray of the human brain closeup image

Afazinin türleri, beyin hasarının yeri ve şiddetine göre değişir:

  • Broca Afazisi: Beynin Broca bölgesinde (sol frontal lob) meydana gelen hasar, konuşma üretiminde zorluklara neden olur. Bu kişiler ne demek istediklerini bilirler ama kelimeleri bulmakta zorlanırlar. Konuşma genellikle yavaş ve kesik kesik olur.
  • Wernicke Afazisi: Beynin Wernicke bölgesindeki (sol temporal lob) hasar, akıcı ama anlamsız konuşmaya yol açar. Bu kişiler dilbilgisi açısından doğru cümleler kurabilir ancak söyledikleri genellikle anlamlı olmaz ve karşı tarafı anlamakta güçlük çekerler.
  • Global Afazi: Daha geniş bir beyin bölgesinde hasar olduğunda ortaya çıkar. Hem konuşmayı üretme hem de anlamada ciddi zorluklar yaşanır.

Beyne Pıhtı Atması Sonrası Konuşma Bozukluğu Tedavi Edilir mi?

Beyne pıhtı atması sonrası oluşan konuşma bozuklukları genellikle tedavi edilebilir ve birçok hasta, doğru yaklaşım ve tedavi ile önemli gelişmeler kaydedebilir. Tedavi süreci, erken müdahale, kişiye özel terapi planları ve teknolojik destek ile daha etkili hale getirilebilir. Beyin plastisitesi, rehabilitasyon sürecinin temel bir parçasıdır ve hastaların yeniden iletişim kurma becerilerini geliştirmelerine yardımcı olur. Uygun destek ve motivasyon ile birçok birey, pıhtı atması sonrası yaşam kalitesini arttırabilir.

Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Pıhtı sonrası konuşma bozukluğu, çeşitli tedavi yöntemleri içerir. İlk olarak, bireyin durumu değerlendirilmeli ve uygun bir tedavi planı oluşturulmalıdır. Konuşma terapisi, hastaların dil becerilerini geliştirmelerine yardımcı olmak için sıklıkla kullanılır; bu süreçte, dilin anlaşılması, ifade edilmesi ve iletişim becerileri üzerinde çalışılır. Ek olarak, nöroplastisiteyi desteklemek için bilişsel rehabilitasyon teknikleri ve günlük yaşam aktiviteleri de tedaviye dahil edilebilir. Aile desteği ve grup terapileri, hastaların motivasyonunu olumlu yönde etkileyebilir. Tedavi süreci, bireysel ihtiyaçlara göre özelleştirilmelidir.

Konuşma ve Dil Terapisi

  • Kişiye Özel Planlar: Her bireyin konuşma bozukluğu durumu farklıdır, bu nedenle terapiler kişiye özel olarak planlanır. Terapist, hastanın durumunu değerlendirir ve ona uygun egzersizler ve teknikler belirler.
  • Dilin Yeniden Öğrenilmesi: Terapi seanslarında, hastalar kelime dağarcıklarını geliştirmeye, cümle kurmaya ve dilbilgisi kurallarını anlamaya yönelik çeşitli egzersizler yaparlar. Bu egzersizler, afazi nedeniyle kaybedilen dil becerilerini yeniden kazandırmak için tasarlanmıştır. Terapistler, hastaların dil yeteneklerini yeniden kazanmalarına yardımcı olmak amacıyla yapılandırılmış bir yaklaşım benimser. Öncelikle, hastalar sık kullanılan kelimelerle başlar ve zamanla kelime dağarcıklarını genişletmek için daha karmaşık kelimeler ve kavramlar eklenir. Cümle kurma alıştırmaları, hastaların düşüncelerini düzenli bir şekilde ifade etmelerini sağlar ve iletişim becerilerini geliştirir.
  • Görsel ve İşitsel Destekler: Görsel ve işitsel destekler, afazi tedavisinde hastaların dil becerilerini geliştirmek için önemli bir rol oynar. Terapistler, bu destekleri kullanarak terapi seanslarını daha etkili ve etkileşimli hale getirir. Örneğin, resimlerle kelime eşleştirme egzersizleri, hastaların kelime dağarcığını geliştirmelerine yardımcı olur. Terapist, belirli bir kelimeyi temsil eden resimleri sunar ve hasta bu resimlerle eşleşen kelimeleri sesli olarak söyleyerek pratik yapar. Bu tür görseller, kelimelerin anlamını pekiştirirken hafızayı güçlendirir.Sesli okuma egzersizleri, hastaların doğru telaffuz ve akıcılık üzerinde çalışmalarını sağlar. Terapist, hasta için uygun metinler seçer ve sesli okuma yaparak kelimeleri anlamalarına yardımcı olur. Ayrıca, ses kaydı gibi işitsel materyaller kullanarak hastalar kendi seslerini dinleyebilir ve gelişimlerini takip edebilir. Bu tür destekler, öğrenme stillerine göre özelleştirilebilir, bu da terapi sürecinin daha etkili olmasını sağlar. Sonuç olarak, görsel ve işitsel materyaller, afazi tedavisinde dil becerilerini geliştirmeye yönelik kapsamlı bir yaklaşım sunar ve motivasyonu arttırır.
  • Motor Planlama ve Koordinasyon: Afazi tedavisinde önemli bir rol oynayan motor planlama ve koordinasyon, konuşma için gerekli olan hareketlerin bilinçli bir şekilde organize edilmesi ve gerçekleştirilmesi sürecini kapsar. Konuşma üretimi, sadece zihinsel süreçlerle sınırlı kalmaz; aynı zamanda dil, dudaklar, çene, ve yüz kaslarının da koordineli çalışmasını gerektirir. Motor planlama sorunları yaşayan bir hasta, ne söylemek istediğini bilse bile, doğru sesleri çıkarmak için gerekli olan kas hareketlerini organize etmekte zorlanabilir. Bu nedenle, konuşma terapilerinde motor becerileri geliştirmeye yönelik egzersizler uygulanır. Bu egzersizler, ağız, dil ve yüz kaslarının kontrolünü ve koordinasyonunu yeniden kazanmayı hedefler. Örneğin, hasta, belirli sesleri çıkarmak için dudaklarını nasıl kullanacağını veya kelimeleri doğru telaffuz etmek için dilini nasıl konumlandıracağını öğrenir. Bu tür egzersizler, konuşma üretimi sırasında kasların doğru şekilde çalışmasını sağlamak için tekrarlı ve odaklı bir biçimde yapılır. Aynı zamanda, konuşma sırasında gerekli olan nefes kontrolü ve sesi doğru şekilde yönlendirme gibi süreçler de motor planlama içinde yer alır.
  • Ayna Terapisi: Ayna terapisi, afazi tedavisinde önemli bir yöntemdir ve hastaların konuşma sırasında ağız, dil ve yüz kaslarının hareketlerini görsel olarak takip etmelerine yardımcı olur. Bu terapi, hastaların motor becerilerini geliştirmesine olanak tanırken, doğru konuşma üretimini sağlamak için gerekli kas hareketlerini anlamalarına yardımcı olur. Hastalar ayna karşısında kelimeleri telaffuz ederken, dudak ve dil hareketlerini gözlemleyebilir. Bu süreç, hataları fark etmelerini ve düzeltmeler yapmalarını sağlar. Ayna kullanımı, hastaların sesleri ve kelimeleri doğru şekilde telaffuz etmek için hangi hareketleri yapmaları gerektiğini anlamalarına yardımcı olur. Ayrıca, ayna terapisi, hastaların ilerlemelerini görsel olarak takip edebilmeleri sayesinde motivasyonlarını arttırır. Her yeni kelime ya da sesi doğru telaffuz ettiklerinde, başarılarını anında görebilirler.

Beyin Plastisitesi ve Yeniden Yapılandırma

  • Plastisite Kavramı: Beyin, yaşa ve duruma bağlı olmaksızın her zaman kendini yeniler. Bu süreçte beyin, hasar gören bölgelerin işlevlerini başka sağlıklı alanlarla telafi etmeye çalışır. Beyin plastisitesi olarak bilinen bu özellik, konuşma terapilerinde büyük önem taşır. İnme sonrası beyinde oluşan bu yeniden yapılandırma süreci, hastaların kaybettikleri konuşma becerilerini tekrar kazanmasına yardımcı olabilir.
  • Egzersiz ve Aktivite: Düzenli zihinsel ve fiziksel egzersizler, afazi gibi konuşma bozukluklarının tedavisinde beyin plastisitesini arttırarak iyileşme sürecini hızlandırır. Afazi tedavisinde, konuşma terapisi esnasında yapılan bilişsel egzersizler, beyin fonksiyonlarının yeniden yapılanmasına katkıda bulunur. Özellikle dil becerilerini geliştirmeye yönelik bilişsel görevler, hastaların kelime bulma, anlama ve konuşma üretme yeteneklerini yeniden kazanmasına yardımcı olur. Örneğin, hafıza geliştirme oyunları, kelime bulmacaları ve problem çözme çalışmaları gibi zihinsel aktiviteler, beyin hücrelerini aktive ederek dil fonksiyonlarının yeniden oluşmasını sağlar.

Teknolojik Destekler

  • Yazılımlar ve Uygulamalar: Günümüzde gelişen teknoloji, konuşma bozukluklarının tedavisinde önemli bir rol oynar. Konuşma terapisi uygulamaları, sanal gerçeklik araçları ve özel yazılımlar, hastaların dil becerilerini geliştirmelerine yardımcı olur. Örneğin, bazı uygulamalar kelime öğrenme ve konuşma pratiği yapma imkânı sunarken, diğerleri hastaların dil becerilerini test etmek için oyunlar sunar. Konuşma terapisi yazılımları, hastaların konuşma becerilerini bağımsız olarak geliştirmelerine yardımcı olabilir. Bilgisayarlar veya mobil cihazlar aracılığıyla kullanılan bu programlar, dil becerilerini güçlendirmek için sesli ve görsel materyallerle desteklenmiş çeşitli egzersizler sunar.

Farmakolojik Destek

  • İlaç Tedavisi: Bazı durumlarda, inme sonrasında beyin fonksiyonlarını desteklemek için ilaç tedavisi de uygulanabilir. İlaçlar, beyin hücrelerini koruma ve iyileştirme sürecine katkıda bulunabilir. Ancak bu tedavi, genellikle diğer rehabilitasyon yöntemleri ile birlikte kullanıldığında daha etkili olur.

Sosyal Destek

  • Aile ve Yakın Çevre Desteği: Konuşma bozukluğu yaşayan bir bireyin iyileşme sürecinde sosyal çevrenin ve aile üyelerinin desteği büyük önem taşır. Aile bireyleri, hastanın tedavi sürecine aktif olarak katılmalı ve motivasyonunu artırıcı bir rol oynamalıdır. Ayrıca, hasta ile sabırla ve anlayışla iletişim kurmak, tedavi sürecini olumlu yönde etkileyebilir.

Rehabilitasyon Programları

  • Kapsamlı Yaklaşım: Konuşma bozukluğu tedavisi sadece dil terapisi ile sınırlı değildir. Hastanın genel iyileşme sürecini desteklemek için fiziksel terapi, mesleki terapi ve psikolojik destek gibi diğer rehabilitasyon yöntemleri de kullanılabilir. Bu tür kapsamlı yaklaşımlar, hastanın yaşam kalitesini artırmada etkili olabilir.
  • Hedef Belirleme: Rehabilitasyon sürecinde, belirli zaman aralıkları ile belirli hedefler oluşturmak önemlidir. Bu hedefler, hastanın tedavi sürecini takip etmesine ve ilerlemesini değerlendirmesine yardımcı olur.

İstanbul Rehabilitasyon Akademisi olarak beyin kanaması nedeniyle felç geçiren hastalara yönelik fizik tedavirobotik rehabilitasyon ve kapsamlı yatılı fizik tedavi hizmeti sunmaktayız. Bilgi almak için tıklayabilirsiniz.

Referanslar:

  • Sheppard, S. M., & Sebastian, R. (2020). Diagnosing and managing post-stroke aphasia. Disability and Rehabilitation, 43(1), 1-8.
  • Cichon, N., Wlodarczyk, L., Saluk-Bijak, J., Bijak, M., Redlicka, J., Gorniak, L., & Miller, E. (2021). Novel advances to post- stroke aphasia pharmacology and rehabilitation. Journal of Clinical Medicine, 10(17), 3778.

Engin Çakar

Memorial Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Engin Çakar inme ve beyin Hasarı, nörorehabilitasyon, algoloji alanlarında uzmanlaşmıştır.

Prof. Dr. Engin Çakar

Prof. Dr. Engin ÇAKAR, İnme ve Beyin Hasarı tedavisinde 20 yılı aşkın tecrübeye sahiptir.

Neden Biz?

Prof. Dr. Engin Çakar Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi, felç, beyin hasarı, ağrı, diz hastalıkları gibi birçok rahatsızlığa çözüm sunan teknolojik donanıma sahip bir merkezdir.

Sosyal Bağlantılar

Sosyal medya hesaplarımız üzerinden bizi ve merkezimizi takip ederek haberdar olabilirsiniz.